22 Aralık 2017 Cuma

Kültür Park, Bursa

Tam adı Reşat Oyal Kültür Parkı olan nam-ı diğer Kültür Park, Bursa'nın en eski parklarından. 1955'e uzanan bir geçmişi var ve Bursa'nın ilk düzenlenmiş yeşil alanı olma özelliğine sahip.  Hala da en önemli yeşil alanlarından. 

Ben eğer bir şehirde çokça vakit geçireceksem parklarına gitmeyi çok seviyorum. Daha önce Botanik Park ve Hüdavendigar Kent Park'ını anlatmıştım. Bugün de Kültür Park' ı gezelim birlikte. 

6 Aralık 2017 Çarşamba

Hava Kuvvetleri Müzesi, Ankara



Her çocuklu ailenin muhakkak yolunu düşüreceği bir müze Hava Kuvvetleri Müzesi. Çocuklarınn içinde zaten bir uçak sevgisi var,  Harika Kanatlar çizgi filmi ile bu sevgi iyice perçinlendi sanırım.
Müzede Türk Hava Kuvvetleri'nde görev yapıp emekliye ayrılan uçakların sergilendiği 62.000 metrekarelik açık alan ile 2000 metrekarelik de kapalı alan var.

1 Aralık 2017 Cuma

MTA Tabiat Tarihi Müzesi, Ankara


Kış demek Ankara'da dışarıda çok vakit harcayamadığımız için içeride yapılacak aktivite bulmak demek. Çoğu insan için de AVM de otopark kuyruğu beklemek demek! Biz hiç gitmiyoruz demiyorum öyle bir hayat mümkün değil; ama Kentpark Cepa arasında otoparka girmek için oluşan kuruk alışveriş ihtiyacı ile falan açıklanacak bir şey değil. 

Biz de hem bu kalabalıktan uzaklaşmak, hem de Gezenti Tosbik farklı şeyler görsün, tanısın derdiyle sürekli bir nereye götürsek arayışına girdiğimizde haberdar olmuştum MTA Tabiat Tarihi Müzesinden. (Yeni adıyla Şehit Cuma Dağ Müzesi olmuş sanırım).  Çocuklar her yaşta burayı seveceklerdir eminim; ama bir de şu fosillere delirdikleri dönem var ya, işte o dönemde gidebilirseniz tam anlamıyla keyif alarak gezeceklerdir.

29 Kasım 2017 Çarşamba

AKM İl Tanıtım Günleri


Her Ankaralının yakından bildiği bir yer Atatürk Kültür Merkezi. 
Benim tanışıklığım üniversite öğrenciliğim ilk yılında gittiğim kitap fuarı ile başladı. Daha sonra hediyelik eşya fuarı gibi düzenlenen birkaç fuara da gittim.

25 Kasım 2017 Cumartesi

Rahmi Koç Müzesi, Ankara


Rahmi Koç Müzesi, Ankara'ya gelmesiyle Kale bölgesinin çehresini değiştiren bir yer. Eskiden asla gidilmeyecek bölgeler listesinin ikinci sırasında yer alan kale (ilk sırada çin çin mahallesi var) bölgesi artık restore edilmiş evleri ve tasarım dükkanlarıyla şehrin en keyifli yerlerinden biri. Burada uzun uzun anlattım ama kısaca şunu söyleyebilirim ki muhakkak ama muhakkak kaleye gidin

Nallıhan, Ankara



Nallıhan Ankara'nın bir ilçesi. Gelin görün ki birçok Ankaralı'nın hiç bilmediği, bilse de gitmediği bir ilçe; çünkü Ankara'ya 160 km uzaklıkta!

Taraklı, Sakarya


Daha önce burada başka bir yavaş şehir olan Göynük'ü anlatmıştım. 
Bir sonraki durağımız ise Taraklı. 

Biz Sakaryalı olduğumuz için Göynük ve Taraklı'yı hep bir yerlere gidip gelirken farklı günlerde gezdik; ancak Ankara'dan veya İstanbul'dan Göynük ve Taraklı'yı, hatta Mudurnu'yu birleştiren günübirlik bir rota çıkarmak mümkün. Aslına bakarsanız Taraklı'da her şey mümkün:) 

23 Kasım 2017 Perşembe

Göynük, Bolu



Göynük, benim özel bir bağla bağlı olduğum, gitmeden sevdiğim yerlerden. Neden mi? Hemen anlatayım.

Benim lise yılları boyunca beraber iki lise değiştirip aynı sırada oturduğum bir arkadaşım var ve o Göynüklü, hatta onun düğünü vesilesiyle Göynük'ten önce onun köyünü gördüm, o telaşede vaktimiz olmadığı için Göynük'ü gezemedik.

Göynük merkezini görmek ise, Sarot Termal'e gidip oradan arkadaşımı görmeye gittiğim bir günde kısmet oldu. Yine vaktimiz kısıtlı olduğu için uzun uzun gezemedik; ama havasını soluyup kısa bir şehir turu yapmak bile çok keyifliydi.

16 Kasım 2017 Perşembe

Sünnet Gölü, Göynük



Sünnet Gölünü Sarot Termal Vadi tatilimiz sırasında ziyaret ettik. 
Aslında Sünnet Gölü , suyun muhteşem rengi ile de ünlü bir göl; ancak şansımıza gittiğimizde hava öyle kapalı, öyle rüzgarlıydı ki, biz o renkleri ve suyun üstünde zıplayan balıkları göremedik.  Hatta öyle çok rüzgar vardı ki , bu halde gezdik . 

14 Kasım 2017 Salı

Sarot Termal, Bolu Mudurnu







Google'a Ekim- Kasım aylarında ne yapılır, nereye gidilir? diye sorduğunuzda karşınıza çıkacak ilk seçenek termal tatil.  Birkaç ay öncesine kadar, "o ne ya, yaşlı teyzelerin arasında ne işimiz var ?!" diye düşünsem de bu yıl annemlerin beş yılı aşkın bir süredir gittiği Sarot Termal Vadi'ye gidince termal tatil hakkındaki fikrim oldukça değişti. Tesisin artıları eksileri var, onu aşağıda anlatacağım; ama özetle sonbaharda sıcacık havuz çok güzel bir şey !





Yazının en başında hemen belirteyim, Gezenti Tosbik küçük havuzda biraz sıkıldı, o yüzden havuzdan çok dışarıda gezdi. Havuz kısmını seven bendim!

Çocuk havuzları küçük, 6 yaş altı çocukların büyük havuza girmeleri de hem güvenlik hem hijyen sebebiyle yasak olunca ve tabi yanında babası da olmayınca çok zevk alamadı; ama bizimki eve gidelim derken diğer çocuklar sudan çıkmamak için diretiyorlardı :)






Karacasu Alabalık Üretim Çiftliği-Restoran, Taşkesti, Mudurnu


Karacasu Alabalık Üretim Çiftliği-Restoran, Taşkesti, Mudurnu


Adapazarı, Bolu civarlarında çok yaygın olan alabalık çiftleri , mangaldı, piknikti yorulmadan doğada vakit geçirmek isteyenler için ideal yerler.  İşletme koşulları gereği akan suyun yanına kurulan alabalık tesisleri böylece yeşili en güzel haliyle yaşamanızı sağlıyor.

En bilinenleri Akyazı'daki Dereağzı ve Altındere mesela. Yine Sapanca'dada Yayla Alabalık var oldukça ünlü olan. İstanbul'dan hatrı sayılır miktarda ziyaretçi ağırlayan tesisler bunlar. 

Karacasu Alabalık Çiftliği ise  Bolu'nun Mudurnu ilçesinde yer alıyor.  Özellikle Sarot'a tatile gidenlerin iyi bildiği bir yer . 


8 Kasım 2017 Çarşamba

Artvin: Arhavi Çifte Köprü, Borçka Karagöl, Mençuna Şelalesi




Ordu'dan başlayıp, GiresunTrabzon ve Rize'yi gezdiğimiz  Karadeniz Turumuzun son durağı Artvin oldu. Ve rahatlıkla söyleyebilirim ki Karadeniz yeşilini görmek istiyorsunuz muhakkak Rize ve Artvin'e gitmeniz gerekiyor. O fotoğraflarda gördüğümüz yemyeşil Karadeniz Rize'den başlıyor, Artvin'de zirve yapıyor.

2 Kasım 2017 Perşembe

Bir Günde Trabzon



Ordu'dan başlayan Karadeniz gezimizin ikinci durağı Giresun'da kısa bir mola verdikten sonra tekrar Trabzon'a doğru yola koyuluyoruz.

Trabzon'da sizi köftesi ile meşhur Akçaabat karşılıyor.  Biz  Akçaabat'a dönüşte uğramak üzere Trabzon'a doğru yol almaya devam ettik, ama sizin iki kez geçme şansınız yoksa muhakkak Akçaabat'a uğrayıp bu köfteyi yerinde tadın. Yeme içme kısmında mekan tavsiyelerim var.

5 Eylül 2017 Salı

Giresun Kalesi Ve Tirebolu'da Çay Molası



Karadeniz gezimizde Ordu Perşembe 'de 2 gece kaldıktan sonraki hedefimiz Trabzon'du. Ordu Trabzon arası 180 km, ortalama 2.5 saat sürüyor. Biz de yolda geçecek bu günün bir kısmını Giresun'a ayırmak istedik.

26 Ağustos 2017 Cumartesi

Dereleriyle, Tepeleriyle ve Teleferiğiyle Ordu


Uzun zamandır hayalini kurduğumuz Karadeniz gezisinin ilk durağıydı Ordu.
Gördüğümüz Karadeniz şehirleri arasında da (Bartın, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin) en yaşanılası Ordu.

Ordu bitki örtüsü, iklimi, günlük hayatı fındık olan bir şehir:) Hele ki bizim gibi Ağustos ayında gitmişseniz normal haline göre boş bir şehir çıkıyor karşınıza; çünkü herkes fındıkta:)  Sahil yolundan gittiğinizde evlerin önünden geçerken fındık kurutanları, ayıklıyanları göreceksiniz zaten.

Ordu'da gezilecek görülecek  öyle çok yer var ki.  İki güne bunların hepsini sığdırmak imkansız. Aa ben gititm bakın diye fotoğraf çekip dönmek isteyenler için koşa koşa gidip dönmeleri halinde mümkün olabilir belki.  Gezilecek yerler için çeşitli güzergahlar var ve bunlar önceliğinizin ne olduğuna  göre değişiyor.  Örneğin daha çok doğa ile başbaşa olmak isterseniz yaylaların derelerin ağırlıkta olduğu bir rota çizebilirsiniz. Biz Ordu için şehir merkezi ve yakınındaki yerler ağırlıklı bir plan yaptık ve aşağıda bu yerleri anlatıyorum. 


23 Ağustos 2017 Çarşamba

Amasra




Son iki yıldır hep bir Doğu Karadeniz hayalimiz vardı, çok şükür sonunda gerçek oldu. 
Gelin görün ki onun öncesinde bir hafta sonu hadi Amasra'ya gidelim kararı tam bir sürpriz oldu.  Böylece Karadeniz sahil şeridininin neredeyse tamamını büyük ölçüde görmüş olduk.  (Samsun ve Sinop hariç) . 


21 Ağustos 2017 Pazartesi

Bursa Hüdavendigar Kent Parkı

Bir şehre gittiğimde görmeyi en sevdiğim yerlerden biri de şehrin kent parkları.  
Çoğu zaman geziler yoğun geçtiği için parklara vakit ayıramıyoruz ama Bursa'da evin neredeyse yan sokağı sayıldığı için sürekli gittiğimiz yerlerden  biri Hüdavendigar Kent Parkı.  Bursa'nın en büyük parkı olan Hüdavendigar Kent Parkı 510.000 metrekarelik bir alanı kaplıyor. Park henüz yeni sayılabileceği için yeşil alanı bir anlamda sınırlı. Çim alanlar güzel olsa da ağaçların büyüyüp de parkı yemyeşil bir yer haline getirmesi için birkaç yıl daha geçmesi gerekecek.

16 Temmuz 2017 Pazar

Tarihi İnkaya Çınarı, Bursa

Sanırım Bursa'ya gelen her turistin muhakkak uğradığı yer çınar. 
Aslında çınar görmek isteyenler için Bursa eşsiz bir yer. Neredeyse adım başı bir anıt ağaca rastlıyorsunuz. Zamanında yapılan çarpık kentleşme sebebiyle bazı mahallerinde yeşil görmek hayal olsa da çınarlar dimdik ayakta. 

Beypazarı 2017

Yazılacak çok gezi yazısı var; ancak dünden beri aklıma Beypazarı'nda yaptığımız o kahvaltı düşünce en iyisinin Beypazarı ile başlamak olduğunu düşündüm:)  Eski Beypazarı yazıma buradan ulaşabilirsiniz. 


Beypazarı'na havalar da ne güzel ısındı dediğimiz bir hafta içinde plan yaparak hafta sonu gittik. Öyle güzel ısınmıştı ki yolda kar yağdı :) Aslında Ankara'dan çıkarken havanın akibeti belliydi ama plan yapmışken değiştirmeyelim bir daha ne zaman gideceğiz diye düşündük iyi ki de öyle yapmışız.

8 Haziran 2017 Perşembe

Harikalar Diyarı, Ankara


Ankara'ya yaz yavaş yavaş geliyorken bugüne kadar aman kesin bir şey yoktur deyip gidince vay be diyerek çok etkilendiğim bir parktan bahsetmek istiyorum. Biz karı koca eskiden de park severdik ama ilgi alanımız Göksu Parkı ile sınırlıydı:) Şimdi çocuk sahibi olunca acaba nerede oynar, nerede ilgisini çekecek bir şey olabilir, açık havada oynasın derdiyle sürekli bir araştırma halindeyiz. 

16 Nisan 2017 Pazar

Nefise'nin Yeri Çerkez Mantı Evi

Ankara kalesi civarı sanırım son 5 yıla kadar gidilmez denen bölgelerdendi. 
Yapılan restorasyon çalışmaları ile ve özellikle de Rahmi Koç Çengelhan Müzesi'nin açılmasıyla bölgenin çehresi değişti. 
Biz bu vakte kadar hiç gitmeyip artık her fırsatta gidenlerdeniz. 
Ankara'ya gelen misafirlerimizi de AVM yerine Anıtkabir'e ve kaleye götürüyoruz artık. 
Burada uzun uzun anlattım:) 

22 Şubat 2017 Çarşamba

Oylat Mağarası, Bursa

Oylat Mağarası gezisi benim Kapadokya ve Derinkuyu yer altı şehirleri dışındaki ilk ciddi mağara gezim oldu. Bursa'ya gidip de bu vakte kadar Oylat'ı görmemekle çok şey kaçırmışım.

Biz 4 kişilik bir grup olarak Şubat başında oldukça yağmurlu bir günde gittik, etrafta kimsecikler yoktu. Milletçe sanki kışın gezilmez gibi bir algımız var.  Tabi ki kışın çalışıyoruz, hava soğuk falan; ama imkanınız varsa hafta içi gezmek en güzeli!  Her yer sakin, huzurlu!  Tabi kalabalık gruplar olarak gittiğinizi var sayıyorum. Her yerin suç mahali olduğu şu günlerde böyle ıssız bir yere tek başınıza gitmek biraz riskli olabilir.

20 Şubat 2017 Pazartesi

Bursa Uludağ, Teleferik

Yeni gitmişken, sezonu bitmeden anlatmak istediğim yerlerden biri de teleferik ile Uludağ gezisi. Bursa'ya o kadar sık gitmemize rağmen daha önce Uludağ'a hiç gitmemiştim. Kayaktan korktuğum için ee kar da zaten Ankara'da var ne yapalım diyerek hiç gitmedik. Bu sefer de teleferiğe binmiş olmak için gittik zaten:)


18 Şubat 2017 Cumartesi

Ankara Kalesi

Biz Ankaralılar sıklıkla Ankara'da yapacak hiçbir şey, gezecek hiçbir yer olmadığından şikayet eder dururuz, hafta sonu gelince de AVMlere tıkılmayı çok severiz. Üstüne bir de AVM'de saçma sapan şeylere harcadığımız paralar içimize oturur, bir de ondan yakınırız. 

Evet Ankara'da deniz yok ve bu ciddi bir eksi;  yazın şöyle bir sahilde dolaşma lüksüne sahip değiliz; ama ne yapalım? Denizi olmasa da Ankara gölleriyle, parklarıyla ve tarihi ile gezilecek bir çok yere sahip.  Daha önce Altınköy,  Eymir Gölü ve ODTÜ Bilim ve Teknoloji Müzesini anlattım.  Bunların dışında da örneğin Göksu harika bir park. Kızılcahamam yazın ayrı kışın ayrı güzel. Kışın Elmadağ'da kayak yapabilirsiniz mesela. Eğer biraz da gastronomi tutkunuysanız sayısız restoran var sizi bekleyen.

16 Şubat 2017 Perşembe

Cunda 2016

Ben tam bir Cunda aşığıyım.
Geçen yıl yaptığımız geziyi şurada uzun uzun anlattım. O uzun konaklamalı bir tatildi ve her günü ayrı güzel geçmişti. Bu kez Bursa'dan sabah 08.00'de yola çıkarak günübirlik bir gezi yaptık Cunda'da ve 4 yetişkin 1 bebek olarak ilginçtir Cunda' da mutlaka yapılmalı denen çoğu şeyi de deneyimleyebildik. 

13 Şubat 2017 Pazartesi

Tirilye, Bursa



Hep diyorum Bursa Allah'ın torpil geçtiği şehirlerden. Bir tarafı dağ, bir tarafı deniz..
Yaz aylarında Bursa'ya gitmişsek bir gün Mudanya, bir gün Gemlik, Kumla şeklinde muhakkak sahillerde dolaşıyoruz.  Bu kez Mudanya'yı bir 10 kilometre kadar daha geçip Tirilye' ye gittik.  Bu küçük kasaba çok mu çok şirin bir Rum köyü. Keyifle vakit geçirebileceğiniz sahili, salaş lokantaları, ayaküstü atıştırabileceğiniz yerleri var. 

11 Şubat 2017 Cumartesi

Bursa Botanik Park

Bursa'nın hele de Botanik Park'ın bende ayrı bir yeri var; çünkü 5 yıl önce düğün fotoğraflarımız burada çekildi. Biz hiç tam çiçeklerin açtığı mevsimde göremesek de Botanik Park her mevsim ayrı güzel yerlerden.

1 Şubat 2017 Çarşamba

Bursa Hayvanat Bahçesi

Ben bir Bursa geliniyim. Eee bir de Macırım:) Bu ikisi birleşince varın siz tahmin edin Bursa'da ne kadar vakit geçirdiğimizi. O sebeple bu blog oldukça fazla sayıda Bursa postuna sahip olabilir. Bursa ile ilgili diğer yazılarıma buradan ulaşabilirsiniz.

Hayvanat Bahçeleri çocukları çok cezbediyor. Bursa Hayvanat Bahçesi zaten dillere destan bir yer. Hayvan çeşitliliği çok fazla.  Aslandan maymuna, zürafadan kanguruya çeşitli hayvanlar var. Biz ne zaman gitsek aslanlar uyuyor oluyor; ancak kenardan görebiliyoruz, o sebeple fotoğraf çekemedim. Bayramda gittiğimiz için oldukça kalabalıktı. Böyle zamanlarda  gidecekseniz belki sabah erken saatleri tercih etmek daha rahat olabilir.  Seyahat ve ziyarete ilişkin bilgiler sayfa sonunda.

29 Ocak 2017 Pazar

Eymir Gölü, Ankara


Bu ara başlamışken ODTÜ 'den gidiyoruz:) Burada ODTÜ Bilim ve Teknoloji Müzesini anlattım, şimdi Ankara'nın cennet köşelerinden Eymir Gölü'nden bahsetmek istiyorum. Denizimiz olmasa  da Eymir var, daha ne :)

Eymir Gölü ODTÜ arazisi içerisinde yer alıyor.  Göle Konya yolu- Oran istikametinden TRT kavşağından girerek özel aracınızla ulaşabilirsiniz. Ya da Gölbaşı Haymana kapısını kullanabilirsiniz.  Araçla indikten sonra aracınızı otoparka bıraktıktan sonra giriş kapısından geçerek göle ulaşıyorsunuz.  Yaz mevsiminde hafta sonu maalesef ki çok kalabalık oluyor.  Bitmeyen araç kuyruklarıyla karşılaşabiliyorsunuz. 

Bildiğim kadarıyla göle giden toplu taşıma yok. Bazen TRT Kavşağında dolmuştan otobüsten inip göle kadar yürüyenler oluyor. Bu yol hem çok uzun hem de biraz tehlikeli açıkçası, yürümenizi tavsiye etmem.  Belki TRT Kavşağından taksiye binilebilir.

Eymir Gölü' nün gölün olduğu esas kısma girişleri sınırlı.Yaya olarak istediğiniz zaman gidebiliyorsunuz. Genel uygulama  ODTÜ mensubuysanız hafta içi araçla girebiliyorsunuz, hafta sonu araç girişi yasak şeklindeydi.  Araçta engelli bebek vs olduğunda izin veriyorlardı bazen. Mevcut uygulamada ise Nisan Kasım arası sezon başlıyor ve ring otobüs servisleri de bu dönem çalışıyor.  Yani Kasım -Mart arası gittiğinizde ring olmayabilir. 
Bir de Göle Giriş Kartı diye bir uygulama var. Şu adresten bilgi alabilirsiniz.

Eymir her mevsimde ayrı güzel.
Biz hep sonbahar, yaz döneminde gittik; ancak Instagram'da kış aylarında gölün donmuş halinin fotoğraflarını paylaşıyorlar harika görünüyor! 



Göl çocuklar için bir cennet olsa da dediğim gibi küçük çocukla ulaşım biraz sıkıntılı. Bunu da Eymir Gölü içerisindeki ringlerle çözebilirsiniz. Ringe binip belli noktalarda inebilirsiniz.  Tesis içinde Bağ Evi, Yelken Büfe, Orfoz, Çobanoğlu Restaurant gibi çeşitli restoranlar var.  Otopark alanından sağa doğru giderseniz Bağ Evi, sola doğru giderseniz de diğer tesisler var.

Bu tesislerin en popüleri sanırım Bağ Evi. Kocaman bahçesiyle yaz mevsiminde özellikle çocuklu aileleri cezbediyor.  
Eğer ayaküstü bir şeyler atıştıracaksanız büfeleri, kahvaltı için ise Bağ Evini tavsiye ederim. Çobanoğlu Restaurant da güzel.  En güzeli hepsini denemek:)



Yanınızda bir şeyler de götürebilirsiniz, fakat uzun uzun yürüyünce taşımak zor olabilir. Piknik sepeti vb ile göl kenarına serilenler genelde araçla gidenler, ya da çok kalabalık gruplar oluyor. 

Gölde  yapabileceğiniz en iyi aktivitelerden biri de bisiklet kiralamak.  5-6 tane firma var. Ortalama saat ücreti 10- 15TL. (2016).  Gölün etrafı 12 km. Yürüyüşü sevenler için de iyi bir parkur. Biz çocuksuz hayatımızda hep yürüyorduk, sonra da bebek arabası iterek yürümüşlüğümüz var. Ancak son gidişimizde arabaya zor sığan bir çocuk, bir de onun eşyaları derken 20 kiloya ulaşan arabayı itmeyi başaramadık, artık tosbikin de yürüme zamanı gelmiş :) Şimdilik kendisi suya atlamayı tercih ediyor :)




Çocukla gezmek harika; ancak biz bebekken daha iyi geziyorduk. Arabasına koyup istediğimiz yere götürüyorduk. Şu anda Gezenti Tosbik 3 yaşında ve sendromlardan sendrom beğenen bir "bebek abi" olduğu için biz sağa gidiyorsak o sağa gidiyor, oturuyorsak koşuyor, koşuyorsak oturuyor, gezdik mi ne yaptık anlamıyoruz! Yine de kendisinin sloganı "Hayır annem daha eve diil" olduğu için gezerken sevimli oluyor:)

26 Ocak 2017 Perşembe

ODTÜ Bilim ve Teknoloji Müzesi

Yaklaşık 5 yıldır bir ODTÜ mensubu olarak zaman zaman ODTÜ'ye giremeyen Ankaralılar nasıl vakit geçiriyor diye soruyorum kendime :) Elbette  Ankara'da gezecek yer çok. Zaten bu blog biraz da bunu anlatmak için kuruldu; fakat ODTÜ kampüsünün bendeki yeri bir başka. Hele ki çocuk sahibi olduktan sonra kıymetini daha iyi anladım. Bu kadar yeşil,  gerçek anlamda doğayla iç içe yerler ancak kampüslerde kaldı maalesef.

Bu hafta sonu da ODTÜ Bilim ve Teknoloji Müzesi'ne gittik. Bu müze benim fakültemin tam önünde; fakat tosbiki götürme fikri gelişene kadar hiç gidip görmemiştim.
Biliyorsunuz çocukların dönem dönem taktıkları şeyler oluyor. Bu ara bizimki uçak. Harika Kanatlar ile yatıp kalkıyoruz. Madem öyle hadi uçakları görelim diyerek yola çıktık. Dondurucu soğukta biraz zor oluyor; ancak "Açık Hava Sergisi" olarak planlanmış kısımda çok fazla uçak yok zaten, sıkıca  giyinip karda kışta da gidebilirsiniz.




Bu beyaz uçağın adı "Uçan Tabut"muş.  Çok fazla düştüğünden bu ismi almış.




 Bu tren de çocukların çok ilgisini çekiyor.


Gezenti Tosbik keşifte..



Bu alan da yine açık hava kısmı, çeşitli araç motorları da sergileniyor.  Örneğin bu bir uçak motoru.


Bu da meşhur ODTÜ otobüsü...



Müzede "Uygulamalı Bilim Merkezi", "Ulaşım Tarihi Sergisi" ve "Bilim ve Teknoloji Tarihi Sergisi" gibi çeşitli alanlar var. Ulaşım Tarihi Sergisinde arabalar
 Bilim ve Teknoloji Tarihi Gergisi'nde de günümüzden bugüne çeşitli teknolojik aletler yer alıyor.  Açık Hava Sergisini her zaman görebilirsiniz ancak diğer alanlar kapalı binaların içinde yer aldığından ancak hafta içi 09:00- 16:00; Cumartesi günleri de 10:00- 17:00 arası ziyaret edebilirsiniz. Pazar günleri ise kapalı.
Bu adresten müzedeki etkinlikler ile ilgili bilgi alabilirsiniz.




20 Ocak 2017 Cuma

Cumalıkızık, Bursa

Günübirlik Marmaris